Üniversitelerden ‘Vizyon’ Buluşması
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen ‘2030'a Doğru Yükseköğretim Vizyonu Toplantısı’nda önemli mesajlar verdi. Teknolojinin de etkisiyle önümüzdeki yıllarda üniversite eğitiminde yaşanabilecek değişimlerin ve odaklanılması gereken konuların görüşüldüğü toplantıya, İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Rektörü Prof. Dr. Yusuf Hakan Abacıoğlu, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Gözde Yazgı Tütüncü ve Kalite Yönetim Sistemleri Yöneticisi Ceren Koyuncuoğlu Yılmaz da katıldı.
Etkinlikte konuşan Prof. Dr. Özvar, daha önce benzer toplantıları Ankara, Diyarbakır ve Niğde'de gerçekleştirdiklerini hatırlattı. İzmir'deki programa Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) faaliyet gösteren 13 üniversitenin temsilcilerinin de katıldığını aktaran Özvar, "Türkiye'de yükseköğretiminin önümüzdeki yıllarda karşı karşıya kalabileceği sınamalara karşı bir araya geldik. Bu sınamaları başarıyla verebilmek, üniversitelerimizin geleceğini güçlendirmek amacıyla dijital yetkinlik, büyük veri, uluslararası tanınırlık, saygınlık, girişimcilik, yenilik, performans ve kalite güvencesi gibi konulara odaklanarak çeşitli önlemler almak durumundayız” diye konuştu.
DÜNYADA ÖĞRENCİ SAYISI 600 MİLYONA ULAŞACAK
Özvar, yükseköğretimin 20’nci yüzyılın ikinci yarısından itibaren yalnızca sınırlı bir kesime hitap eden, seçkinci bir kurum olmaktan çıkarak toplumun çok geniş kesimlerine ulaşmaya başladığını anlattı. Dünya genelinde 250 milyon öğrencinin yükseköğretime devam ettiğini belirten Özvar, bu sayının 2030'da 380 milyona, 2040'da ise 600 milyona ulaşacağının tahmin edildiğini vurguladı.
YENİ EĞİTİM TEKNOLOJİLERİ
Kovid-19 salgını ve sonrasında eğitim teknolojilerinin gelişmesiyle çevrim içi eğitim platformlarının, yapay zeka destekli kişiselleştirilmiş öğrenmenin, sanal ve artırılmış gerçeklik uygulamalarının öne çıktığını aktaran Özvar, yeni eğitim teknolojileriyle geleneksel eğitimin dengelenmesinin önemine değindi. Prof. Dr. Özvar, "Öğretim kapasitesinin ve yükseköğretim programlarının genişlemesi, verilere de yansıdığı şekilde üniversitelere erişimi artırmış; ülkenin dört bir yanında yükseköğretim kurumları, genç nüfusun bilim ve teknolojiyle buluşmasına imkan sağlamıştır. Bu kapasitenin genişlemesi, bazı kesimlerde eğitim kalitesiyle ilgili endişelerin ortaya çıkmasına yol açmıştır. Bunu hepimiz zaten yakından takip ediyor ve biliyoruz. Kapasite ile kalitenin de aynı ölçüde yükselmesine yönelik toplumda ortaya çıkan beklentinin karşılanması, sadece YÖK veya Yükseköğretim Kalite Kurulu’nu (YÖKAK) değil, bütün üniversite bileşenlerini yakından ilgilendirmektedir" dedi.
KAPASİTE, KALİTEYLE TAÇLANMALI
Prof. Dr. Özvar, Türk üniversitelerinin uluslararası akreditasyon standartlarını karşılamada ve küresel üniversite sıralamalarında başarılı bir sınav verdiğini söyledi. Türkiye'de yükseköğretimin kapasite sınırına ulaştığını aktaran Özvar, "Artık bu kapasitenin kalite ile taçlandırılması gerekmektedir. Yükseköğretim Kurulu’nun en önemli gündem maddesi; başta eğitim, öğretim olmak üzere araştırma, geliştirme ve akademik performansla daha yüksek kalite standartlarına ulaşmak olacaktır" ifadelerini kullandı.
GENÇ NÜFUS AZALABİLİR
Bilim ve teknoloji alanında, küresel rekabette güçlü olmanın akademisyenlerin bilimsel üretkenlikleriyle mümkün olacağına dikkat çeken Özvar, üretkenliğin artırılması ve kalitenin yükseltilmesinin değişmez hedefleri arasında yer aldığını ifade etti. Türkiye'nin hızla yaşlanan bir ülke konumuna geldiğini vurgulayan Özvar, "Doğum oranlarında son yıllarda yaşanan hızlı düşüş, önümüzdeki yıllarda genç nüfusta azalma yaşanacağını haber vermektedir. Türkiye'de genç nüfusun azalması, gelecekte üniversiteye olan eğitim talebinde ve kayıtlarda düşüşe yol açabilir. Nüfusa bağlı azalabilecek erişim talebine yönelik üniversitelerimizin ve ilgili devlet birimlerinin gündeminde uluslararası öğrenci hareketliliğinden nasıl daha fazla pay alınabileceği sorusu yer almalıdır" diye konuştu.